Hürriyet Gazetesi (İş Dünyasında Kadın)

Eylül 2019

1. Öncelikle kişisel hikâyenizi dinlemek isteriz?

YTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık bölümü mezunuyum. Sonrasında İTÜ’de Yüksek Lisansımı tamamladım. İş hayatıma ilk olarak, ithal bir mobilya markasının temsilcisi firmada, proje satış görevlisi olarak başladım. Daha sonrasında mimarlığı satışla birlikte harmanlayarak kullanmaya karar verdim ve bu deneyim ikinci işimde beni yöneticiliğe taşıdı. Edinmiş olduğum yöneticilik deneyimimdensonra da kendi mimarlık ofisimi kurdum ve tasarım&uygulama alanında çalışmalarıma devam ettim.Hotelya’yı ise 2010 yılında iyi bir müşterisi olduğum Kolsan firması sahibi Erdoğan Döner ile ortak olarak kurduk. Şu an Hotelya Kurucu ortağıve Genel Müdürü olarak profesyonel iş hayatıma devam ediyorum.

2. Hotelya’nın kurucu ortağı olarak firmanız hakkında güçlü bir gelecek vizyonuna sahip olduğunuzu biliyoruz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Hotelya, hareketli ve sabit mobilya ürünlerinde beş yıldızlı otel projeleri yoğun olmak üzere AVM, havaalanı, hastane, restoran, ofis, cafe ve mağaza gibi her türlü proje için üretim yapan, sektörünün lider markalarından biri. En önemli gücümüz her türlü mobilyayı üretebilme kabiliyetimiz. Müşterilerimize, bahçe mobilyasından ofis mobilyasına varıncaya kadar her türlü mobilya ihtiyaçları için hizmet verebiliyoruz.

30 yılı aşkın üretici kimliğin yanına son 10 yılda Hotelya ile birlikte kattığımız satış, pazarlama, projelendirme ve sabit ahşap üretimiçalışmalarıyla bugün geldiğimiz noktada 4 kıtada birden var olmayı başardık. Türkiye’de yaklaşık 500, yurt dışında ise 150 projemiz bulunuyor. Projelerimizin % 20’sini yurt dışında gerçekleştiriyoruz. Son 3 sene içinde yapmış olduğumuz çalışmalarla beraber hedefimiz yurt dışı payımızı% 50’lerin üzerine çekmek. Projelerimizin % 80’ini otelleroluşturuyor. Bunların içinde Hilton, Sheraton, HyattRegency, Holiday Inn, Fairmont ve Rixos gibi zincir otel projeleri yer alıyor. 2019 itibari ile ciromuzun yaklaşık % 80’ini yurt dışı projelerimizden elde ediyor olacağız. Daha fazla alanda müşterilerimize hizmet verebilmek adına gelecek vizyonumuzda firmamıza metal, mermer, ses izolasyonlu duvar panelleri gibi yeni ürünleri katmak var.

3. Türk kadının gücü ve ekonomi dünyasına katkıları hakkında düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Kadınların iş hayatındaki yeri gün geçtikçe artıyor. Kadınların iş gücüne katılımı ve cinsiyet eşitliği sadece biz kadınların güçlenmesini değilülkemizin de ekonomik gelişimini sağlıyor. Hotelya olarak biz de bu anlayışla kadın istihdamına önem veriyoruz. Şu an yönetim kademesindeki kadın çalışan oranımız %85 civarında.Bu oranı üretim alanında da yükseltmeye çalışıyoruz.

Şirketlerin yönetim organlarındaki kadın varlığını artırmasının çok faklı getirileri bulunuyor. Kadınlar; farklı fikir, bakış açısı ve tarzların bir araya gelmesini sağlayarak, şirketlerde performansın artmasına katkı sunuyor. Kadınların sahip oldukları empati kurma, duygusal zeka, başkalarıyla iş birliği yapma, müzakereye ve hizmet anlayışına açık olma gibi özellikler, şirketler için yeni fırsatların doğmasına yardımcı oluyor ve bu da beraberinde ekonomik kalkınma için avantaj yaratıyor.

Erkek egemen sektörde çalışan bir kadın olarak şunu söylemeliyim ki kadınlar artık çok daha cesurlar. Günümüzde sorumluluk ve risk alan kadınların, ayrım yapmadan her alanda çalışabildiklerini görüyoruz. Kadınların yenilikçi bakış açıları, vizyonları ve beklentileri farklı analiz etmeleri, her sektörde erkeklere oranla fark yaratılmasına katkı sağlıyor. Çalışma hayatına kadınların kabul edilmesi erkeklere oranla çok geç olduğundan dolayı kadınların hedeflerine ulaşmak için daha fazla çaba göstermesine sebep olmakta. Kadınların, önlerine çıkan engelleri aşma motivasyonuna sahip olmaları, iş hayatı için bir avantaj oluşturuyor. Kadınların iş yaşamındaki varlıkları, ekonomiye ve dünyaya yön verecek temel dinamikler arasında yer alıyor.